Pastoral Senfoni Dar Kapı - Andre Gide

Andre Gide birçok edebiyatçı tarafından ikiyüzlülükle suçlanan bir yazardır. Ancak unutulmamalıdır ki Fransız edebiyatını bilebilmek için fransızcayı ve bu dilde ki oyunlara iyi hakim olmak gerekir. Bu önyargı genellikle türkçe okunmasından ve hayatının bu doğrultuda değerlendirilmesinden dolayı oluşmuştur. Ancak türkçe okunması konusunda eleştirenin herhangi bir kaygısı yoktur. Sadece ciddi bir edebiyat eleştirmeni iseniz bu karışık tartışmalara girmemeniz gerekir, zira Gide kendi dönemi ve yaşadığı (iyi incelendiği takdirde) dönem için inanılmaz barajları aşmıştır.

Pastoral Senfoni Beethoven’ın bir eserinin üzerine kurgulanmış daha doğrusu bu eserden güç alan bir hikayedir. Gide eserlerinde genellikle benim de çok sevdiğim “tanıdık biri” kurgulamasına girmiştir. Bu kişi tanınmasa bile yazarın ya da okuyucunun bu yönde hissedebilmesi için çok önemli bir kaynak oluşturur. Bununla birlikte sadece bu kurgu bu hikayeyi çizmez okuyan için… eğer gerçekten Beethoven’la birlikte okuduğunuzda sizi yerden yere vurabilecek bir hikayedir. Gide bu hikayeyi takma ismiyle yayınlamıştır: yıl 1919’dur ve Gide aslında yaşamından trajik bir kesit sunar.

Sessizce birçok dostunuzu anlamaya çalıştığınız gibi bu hikayeye konusunda da çalışın…
Dar Kapı ise 1909 yazılmış bir denemedir: Ki bu dönem Gide eleştirmenlerince yaratıcı dönemidir. Bu deneme belki de birçok benim gibi erdemle hayatın gerçekleri arasında sıkışmış çokça insana yardım edebilecek ( ya da daha ciddi kuşkulara itecek ) bir yazındır. Dar Kapı özellikle bir aşkın Gide’in deyimiyle “ büyükler uğruna” harcanabileceği bir değer olarak yansır. Büyükler her ne kadar İncil ve İsa tarafından desteklense de bizler için anlamı bol olabilecek bir sıfat olarak kendi hayatlarımıza yansıyor. Dar Kapı Gide’in en azından benim için imrenecek bir eseridir… Tarttığı hayatlar ve paradoks hala günümüzde değişik isimlerle yer alan ve yer alacak bir deneyim gibi, bir genel-geçer gerçek gibi hala ayakta durmaktadır. Bu nedenle sadece okunması değil bunun üzerinde kendi hayatınız hakkında düşünmemiz gereken bir “ başyapıttır”.


Andre Gide günümüzde hala “Dünya Nimetleri” ile anılmaktadır. Bu nedenle onu keşfetmek ve aslında inanılmaz bir kurgu ve gerçek yaşamın peşinde teğet geçercesine ironik hayatı sunabilen ender bir yazardır. Nobel edebiyat ödülünü (1947) kazanmış olması korkutmasın okuyanı, birçoklarımız gibi o da bir tutunamayandı…

1 yorum:

Yorumhane dedi ki...

Kitap ile ilgili yazdığım yazıya yorumlarınızı beklerim: http://www.yorumhane.org/2013/02/andre-gide-pastoral-senfoni.html

Hangi tür kitaplar okursunuz ?